Dizisiz hayat

Türkiyede artık önüne geçilemeyecek kadar büyüyen bir rant haline geldi Televizyon ve medya sektörü. İstediğini yücelten istediğini yerin dibine sokan. İstediğini vezir istediğini rezil eden taraflı ve kullanılabilir bir sektör. Gazeteler hadi bir nebze! İstemezsen almazsın okumazsın ama TV öyle de değil. Kumandayı elinize aldığınız anda içinden ne çıkacağını bilemediğiniz dev bir kutunun ağzındaki çıtaları kırmış oluyorsunuz.
Her çeşit programa rastlamak mümkün Yerli Sinema, Yabancı Sinema, Belgesel (nadirde olsa), Yerli Dizi, Yabancı Dizi, Pembe Dizi (kendi başına kategori olmayı hak ediyor), Kadın Programı, Erkek Programı, Spor Magazin, Sade Magazin (Nam-ı diğer Paparazzi), vb. Hiç durmadan 20 sayfa size çeşit sayabilirim. Ama bunların içinde kanıma en çok dokunan maalesef ki diziler. Derdim büyük ama bakalım anlatabilecek miyim.

Ne oluyoruz kardeşim? nedir bu dizi şamatası? Artık akşam programları bile dizi saatlerine göre yapılır oldu. Yemek yeme saatleri, arkadaşlarla buluşma saatleri, ders çalışma, kitap okuma ve hatta hatta aile içi sohbet saatleri bile dizi saatlerine bağımlı hale geldi. Bir ülkenin trafiği o ülkede yayımlanan dizi sayısıyla doğru orantılıdır diye mantık yürütseler imkan vermez güler geçerdim ama minibüs şoförleriyle yapılan bir Röportajda Minibüs şoförü aynen şunları dedi ”Abi Perşembe günleri saat 9 dan sonra trafik rahatlıyor. Herkes ‘kurtlar Vadisi’ dizisini izliyor ondan. Sokaklar filan bomboş vallaha”. Kulaklarıma inanamadım. Nasıl bir milletiz? Bu kadar eğitimsiz, bu kadar mafyaya ilgi duyan, bu kadar şiddete yönelimli bir ülke haline nasıl geldik biz? Hiç mi vicdanınız sızlamıyor? Bir kutu başında sabahlara kadar dizi izlemek zaman öldürmek ne kadar akılcı olabilir ki? Üstüne üstlük konusu itibariyle tamamen şiddet ve sansür gerektiren bir dizi. Kaliteli olsa devam etsin diyelim dizi sektöründe kaliteli isimler çıkaramadığımız bir gerçek çünkü. Ama hem kalitesiz hemde tutuluyor.
�
Birde kalitesiz tutulmayan ama yıllarca TV lerde yayınlanan şekilleri var. Örnek vermek istemezdim aslında. Kemalettin TUĞCU gibi bir üstadın kemiklerini sızlatacağım mecburen. Bu “Küçük besleme” dizisini ne hale getirdiniz kardeşim. Asıl kitap yani orijinal senaryo 3 bölümde bitti. Baktınız biraz izleniyor “hadi baba başlayalım” diyip kolları bir sıvadınız “aman yarabbim” 3 sene sürdü dizi 3 sene. Hele hele “Üvey Baba” ya ne demeli. Sanki Kemalettin TUĞCU dan başka kimse kalmamıştı kitabını rezil edeceğiniz. Adam öldüde kurtuldu Allahtan kitaplarının ne hale geldiğini görmeden.

Son zamanlardaki dizi sayıları da iyice tavan yapmış durumda. Aşağıdaki rakamlar zaten her şeyi gösteriyor bize.

1. Kanal D Yayında olan 11 dizisi var.
2. ATV Yayında olan10 dizisi var
3. Show TV Yayında olan 7 dizisi var
4. Samanyolu Yayında olan 6 dizisi var
5. Star Yayında olan 5 dizisi var
6. Kanal 1 Yayında olan 4 dizisi var
7. Fox Yayında olan 3 dizisi var
8. TRT Yayınla olan 3 dizisi var
Toplam 54 dizi ekrana geliyor sekiz büyük kanalda.Ve bunların yeni bölümlerinin toplam yayın saati yaklaşık 70 saat…
Yani haftanın yedi gününün (168 saat) 70 saati ekranlarda o hafta taze çekilmiş TV dizisi yayınlanıyor..
Dizilerin kanalla göre dağılımı ise şöyle

Kanal D
Arka Sokaklar (Pazartesi oynuyor)
Bıçak Sırtı (Pazartesi oynuyor)
Binbir Gece (Salı oynuyor)
Sessiz Fırtına (Salı oynuyor)
Yaprak Dökümü (Çarşamba oynuyor)
Elveda Derken (Çarşamba oynuyor)
Kavak Yelleri (Perşembe oynuyor)
Annem (Perşembe oynuyor)
Asi (Cuma oynuyor)
Genco (Cumartesi oynuyor)
Menekşe ile Halil (Cumartesi oynuyor)

ATV
Elveda Rumeli (Pazartesi oynuyor)
Gazi (Pazartesi oynuyor)
Kara Yılan (Salı oynuyor)
Avrupa Yakası (Çarşamba oynuyor)
Parmaklıklar Ardında (Perşembe oynuyor)
Sessiz Gemiler (Perşembe oynuyor)
Sıla (Cuma oynuyor)
Hatırla Sevgili (Cuma oynuyor)
Selena (Cumartesi oynuyor)
Hepsi 1 (Cumartesi oynuyor)
Görgüsüzler (Pazar oynuyor)

SHOW TV
Pars Narkoterör (Pazartesi oynuyor)
Ezo Gelin (Salı oynuyor)
Dudaktan Kalbe (Çarşamba oynuyor)
Kurtlar Vadisi (Perşembe Oynuyor)
Eşref Saati (Cuma oynuyor)
Doktorlar (Cuma oynuyor)
Sınıf (Cumartesi oynuyor)

SAMANYOLU
Beşinci Boyut (Pazartesi oynuyor)
Yeşeren Düşler (Salı oynuyor)
Büyük Buluşma (Cuma oynuyor)
Tek Türkiye (Perşembe oynuyor)
Hakkını Helal Et (Cumartesi)
Kollama (Pazar oynuyor)

STAR
İki Aile (Pazartesi oynuyor)
Köprü (Pazartesi oynuyor)
Tatlı Bela Fadime (Perşembe oynuyor)
Sevgili Dünürüm (Cuma oynuyor)
Vazgeç Gönlüm (Cumartesi oynuyor)

KANAL 1
El Gibi (Perşembe oynuyor)
Aşkım Aşkım (Pazar oynuyor)
Kolay Gelsin (Pazar oynuyor)
Bizim Evin Halleri (Hafta içi her gün gündüz kuşağında oynuyor)
FOX
Yemin (Pazartesi oynuyor)
Bez Bebek (Perşembe oynuyor)
Arka Sıradakiler (Pazar oynuyor)

TRT
Aşk Yeniden (Pazartesi oynuyor)
Gönül Salıncağı (Salı oynuyor)
Evimin Erkeği (Perşembe oynuyor)

Yeşilçam’ın yerini de dizi endüstrisi aldı
* TV’de haftada 54 dizi film yayınlanıyor
* Dizilerden 60 bin kar sağlıyor.
* 200 ajans dizilere oyuncu temin ediyor
* Dizilerin bütçesi 50-150 milyar arasında

Her gün her kanalda en az bir dizi yayınlanıyor. Yeni ‘eğlenceliğimiz’ olan diziler, haftada 5 trilyonun döndüğü, 60 bin kişinin çalıştığı bir sektör doğurdu. Yani uzun lafın kısası şöyle diyelim. Dizi işini de elimize yüzümüze bulaştırdık.
Yabancılardan çaldığımız dizilere hiç girmiyorum bile. Doktorlar, Hakkını Helal Et,Genco,Avrupa Yakası vb gibi birçok izlenme rekoru kiran dizi maalesef ki çalıntı. Ne güzel de izliyorduk oysa değil mi?

Yazan:''Özgün Adam''